Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, risk priminin 700'lerden 270'in altına inmesiyle Türkiye'nin daha ucuza ve daha uzun vadelerle borçlanma olanağı bulduğunu söyledi. Şimşek, vatandaşın 2025 yılının ikinci yarısından itibaren belirgin olarak rahatlayacağını dile getirdi.
Türkiye'nin gri listeden çıktığını, ülkenin risk priminin düştüğünü dile getiren Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin itibarının arttığını, kırılganlığın azaldığına dikkat çekti.
Ülkenin Mayıs ayında risk priminin çok yüksek olduğunu dile getiren Şimek, "700 baz puanın üzerindeydi. Şu an itibarıyla 270'in altına düştü. Risk primimizdeki düşüş bize benzer ülkelere göre çok daha iyi. 700 baz puandan 270 baz puanın altına düşürdük. Hala yüksek ama doğru yoldayız. Dış borçlanma maliyetimiz düştü" diye konuştu.
CNN Türk'te soruları yanıtlayan ve ülkenin borçlanma maliyetinin düştüğünü belirten Şimşek, risk priminin inmesiyle ülke olarak çok daha uygun koşul ve vadelerle kaynak bulduğunu aktardı.
Enflasyonda kalıcı düşüşün başladığını da belirten Şimşek, cari açığın azaldığını da dile getirdi.
"Ülkenin rezervlerini biz iyileştirdik" diyen Şimşek, şöyle devam etti:
"Uluslararası rezervlerimiz geçen sene Mayıs ayında brüt olarak 98,5 milyar dolar. Bugün itibariyle açıklanan, yani geçen Perşembe günü açıklanan resmi rakamlar 147 milyar dolar civarına çıktı. 98,5 milyar dolardan 147'ye çıktı. Ama Cuma kapanışı itibariyle söyleyebilirim, 153 milyar doların üzerinde bir rezervimiz var. Rezervlerimiz arttı. Swap hariç piyasada çok tartışılan bir konu. Yani yurt dışından veya içerideki bankalardan geçici olarak, diyelim ki Alman Dövize karşı TL verilmiş. Yani bu 98,5 milyar dolar swap dahil. Swapları hariç tuttuğumuzda eksi 60,5 milyar dolarımız vardı. Şimdi biz bunu yaklaşık 78 milyar dolar iyileştirdik. Yani rezervlerimiz, net rezervlerimiz swap hariç, net rezervlerimiz 78 milyar dolar iyileşti. Bu çok ciddi bir rakam. Çünkü şöyle bir perspektif vereyim; Mesela bizim en iyi dönemimiz 2003-2013'tür. Bu 10 yıllık süreçte net rezervlerimizdeki artış yaklaşık 38 milyar dolardı. Şimdi ne kadar? Şimdi son bir yılda net rezervlerimizdeki artış açıklanan rakamlar üzerinden 78 milyar dolar. Ama muhtemelen dediğim gibi bu son haftada çok ciddi girişler var. Yani yaklaşık 90 milyar doların üzerinde net rezervlerde cuma günü itibariyle bir iyileşme var. Bu da kırılganlığımızı azalttı. Neden? Çünkü rezerv olduğu zaman dış şoklara karşı tepki verilmiyorsunuz."
Gelir vergisi dilimlerine ilşkin çalışma gündemde yok
Vergide adalet için büyük çaba harcadıklarını ve eleştirilere açık olduğunu belirten Şimşek, "Son bir yıla birlikte bakalım Kurumlar vergisini biz artırdık. Yani şirketler, kar edenler ödüyor. Kurumlar vergisi yüzde 20 idi 25'e çıkardık. Kamu özel iş birliği şirketlerinden alınan kurumlar vergisini yüzde 30'a çıkardık. Çok uluslu şirketlere yüzde 15 kurumlar vergisi getirdik. KKM'de şirketlere vergi istisnası vardı, kaldırdık. Yatırım fonlarının istisnaları vardı, kaldırdık. TL mevduattan elde ettiğinizde sıfır vergi vardı. Vergi getirdik. Geçen sene KDV oranını artırdık, ÖTV oranını artırdık ancak ondan sonra vergide adalet için büyük bir çabaya girdik" dedi.
KDV genel oranlarında artış düşünmediklerini bunun programda olmaığını ancak istisna indirimleri konusunda çalışmaların devam ettiğini aktaran Şimşek, "Gelir vergisi dilimlerine ilişkin çalışma gündemimizde yok" diye konuştu.