Küresel borçlar, geçen yıl 15 trilyon dolardan fazla arttı ve 313 trilyon dolara ulaşarak rekor tazeledi.
Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), "Küresel Borç Monitörü" raporunu yayımladı.
Rapora göre, küresel borç tutarı, 2022'deki yaklaşık 7 trilyon dolarlık azalışın ardından 2023'te 15 trilyon dolardan fazla artarak 313 trilyon dolarlık yeni bir rekora ulaştı.
Küresel borç tutarındaki artışın yaklaşık yüzde 55'i çoğunlukla ABD, Fransa ve Almanya'nın etkisiyle gelişmiş ekonomilerden kaynaklandı. Gelişmekte olan piyasalarda ise borç birikimi çoğunlukla Çin, Hindistan ve Brezilya'da yoğunlaştı.
Gelişmiş ekonomilerin toplam borcu geçen yıl 208,3 trilyon dolar olarak hesaplanırken, gelişmekte olan piyasalardaki borç 104,6 trilyon dolar olarak kaydedildi.
Borcun dağılımına bakıldığında, hanehalkına ait borçlar 2023 sonu itibarıyla 59,3 trilyon dolara, finansal olmayan şirketlere ait borçlar 94,4 trilyon dolara, kamu borçları 89,9 trilyon dolara ve banka gibi finansal şirketlere ait borçlar 69,4 trilyon dolara yükseldi.
Küresel borcun GSYH'ye oranı art arda üçüncü yılda düştü
Küresel borcun gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYH) oranı, büyük ölçüde gelişmiş ekonomilerin etkisiyle art arda üçüncü yılda düşüş kaydetti. Ancak büyüme ve enflasyonun zayıflamasıyla borcun GSYH'ye oranındaki düşüş 2023'te keskin bir şekilde yavaşladı.
Küresel borcun GSYH'ye oranı 2023'te 2 puanlık azalışla yaklaşık yüzde 330'a geriledi.
Borcun GSYH'ye oranındaki azalma özellikle Avrupa ülkelerinin etkisiyle gelişmiş ekonomilerde dikkate değer oldu. Borcun GSYH'ye oranında artış görülen gelişmiş ekonomiler sadece Malta ve Norveç olarak sıralandı.
Gelişmekte olan ülkelerin borçlarının GSYH'ye oranı ise yüzde 225 ile yeni bir rekora ulaşırken, en büyük artış Hindistan, Arjantin, Çin, Rusya, Malezya ve Güney Afrika'da görüldü. Şili, Kolombiya, Türkiye ve Polonya'nın borçlarının GSYH'ye oranlarında ise yaklaşık 10 puanlık düşüşler kaydedildi.
Toplam GSYH'ye oranları dikkate alındığında, geçen yılın son çeyreği itibarıyla hanehalkına ait borçlar yüzde 62,6'dan yüzde 61,5'e, finansal olmayan şirketlere ait borçlar yüzde 96,2'den yüzde 95,6'ya ve finans sektörüne ait borçlar yüzde 78,8'den yüzde 77,4'e inerken, kamu borçları yüzde 95,6'dan yüzde 96,7'ye yükseldi.
Türkiye'de ise borçların GSYH'ye oranları dikkate alındığında, geçen yılın son çeyreğinde finansal olmayan şirketlere ait borçlar yüzde 54,8'den yüzde 49'a, kamu borçları yüzde 35,7'den yüzde 31,7'ye ve finans sektörüne ait borçlar yüzde 18,7'den yüzde 17,3'e gerilerken, hanehalkına ait borçlar yüzde 11,3'ten yüzde 11,6'ya çıktı.